annemin ideal erkek tipinde bile üst sıralarda doktor deniz ve komiser çınar'ın olması tesadüf müdür sorusu geldi aklıma? nedir bu erkeklerin ortak özelliği de; "erkek mi kaldı?", "nerde adam gibi adam?" diye yırtınan biz dişileri bu kadar etkilediler?
çok mu yakışıklılar? yooo... aslını ararsan yolda görsen dönüp ikinci kez bakmama olasılığın yüksek. çok mu zenginler? doktor deniz'in rakibi sinan'ın paraları burdan edirne'ye yol yapar; komiser çınar'ın da pek şansı yok aksak karşısında.
eee? hani o zaman yakışıklı ve zengin karşı cins istekleri? nerde kaldı? yanlış şeyleri mi bekledik bunca zaman? kim öğretti ancak böyle mutlu olacağımızı?
hani dürüstlük, güvenilirlik, özü sözü bir olma, sevda, aşk, onur boş şeylerdi?
6 yorum:
Mesele kendini hangi role yakıştırdığın ,kendini esas kız olarak görüyorsan bu esas oğlanlar süperman oluyorlar. Kendini ikinci hatun yerine koyarsan bu süper erkekleri çok daha farklı değerlendirirsin. Algıda seçicilik bu. Doktor Deniz'e asılan diğer hatunlar doktoru, evli çocuklu hatun Aliye tarafından göz süzülmek suretiyle etki altına alınmış saf ve aptal aşık erkek diye düşünürler. Bir gün bu hastalıklı halinden kurtulup gerçeği gördüğünde tabî ki beni seçicek diye düşünürler. Aşkı ve benliği arasında tercih yapmak gerektiğinde benlik kazanır.
Yani ben güzele güzel demem güzel benim olmadıkça...
iyi dürüst erdemli bi insan buluyosun yani öyle sanıyosun, senin elinde yoğruluyo, sende onun...sonra bi gün yalan söyleyebiliyo, seni salak yerine koyabiliyo...sende ki herşeyi bitirebiliyo...
yok öyle iyi dürüst erdemli insanlar... insanların çoğu aynı.. çiğ süt emmiş...
üstelik bahsettiğin adamlar ancak filmlerde, dizilerde oluyo..gerçek dünya da yok öle bişey...
denizciim; bambaşka şeylerden bahsediyoruz sanırım, algıda seçiçilik heralde:)
destina; umutsuz türk gençliği derneği kuralım:)
mathy; herkes hata yapar, insan kendine bile yalan söyleyebiliyorsa kimi zaman başkalarına karşı o kadar da acımasız olmamak lazım diye düşünmekteyim. ayrıca evet insan çiğ süt emmiş derler; bence mesele bunu bilip çiğ taraflarını pişirmeye çalışmaya harcanan emekte.(hande yener'in kulakları çınlasın!)
Kadinlarin, veya kafasi calisan herhangi bir kisinin parayi gercekten bir kriter olarak gormesini, veya bunu aklinin ucundan bile gecirmesini anlamakta hep coook zorlandim.
Mathy, biz o kadinlar ancak filmlerde var diyoruz (iwasonmars.blogspot.com/2005/12/kapkara.html) siz o erkekler ancak filmlerde var diyorsunuz ve bu boyle gidiyor. Birbirimizi bulamiyoruz. (Eski bir post'un yorumlarina bakmayacaginizi dusunerek rahat rahat yaziyorum bunu).
ben baktım:))
okudum işte :)..hayatlar hep böyle sızlanmalarla, anlaşılamamakla, beklentilerle geçip gidiyor.. hatta bazen iki çember misali birbirine teğet geçiyor, farkına varmıyoruz....
Yorum Gönder