Salı, Mayıs 16, 2006

85



özellikle bu sene çiçeklere acayip merak saldım kuzum. cevahir'e gittiğimde en favori mekanım koçtaş ve oradaki çiçek, saksı, toprak reyonu. işyerindeki şu çiçekten (isim konusunda felaketim) üretmek amacıyla bir adet yaprağını kırıp suya koydum. olur ya, kök salar da tutar belki. eğer başarabilirsem bu çiçek dünyasında yepyeni bi' adım olacak benim için.











işte bu da benim biricik yaprağım!











yakından baktığımda dip kısmında kök oluşturmaya meyilli oluşumlar görüyorum bi' kaç gündür. pek sevindirici. gidip gidip ona bakıyorum.

sen belki göremeyebilirsin. hani şu dip kısımdaki beyazımsı şeyler var ya işte onların köke dönüşeceğini tahmin ediyorum.





ilginç bi' gelişme de kılıç çiçeğinde oldu. bunların çiçek açtığını hiç görmemiştim. belki ben bilmiyorumdur diye düşündüm. olabilir tabi, neticede bilmemek değil öğrenmemek ayıp değil mi? önce patrona söyledim. "onlar çiçek değil, yabani ottur." diyerek çok bilimsel bi' açıklama getirdi. tabii ki hiç tatmin edici bi' cevap değildi. annemi aradım:"ben hiç duymadım." dedi, "ama olabilir."

neticede merakla beklemekteyim ne olacak diye.




işte günlerim bö'le geçiyor denebilir. iki gündür hava çok güzel burda.

güneş.

ne güzel.

12 yorum:

Asuman Unsal dedi ki...

canım :)(:
kendimizi ota böceğe verdik ben boşuna demiyorum, sen gel buralara ben gelmeyeyim, yerleşik bir çiflik hayatı sürelim, geçinir gideriz.

gaia dedi ki...

evet ya geliyim hakkaten, yalnız ben hayvanlardan anlamam. hayvansız çiftlik olmaz. ta'am olmazsa kedi köpek besleriz...hhiihi... sen parayı denkleştir ben eşyalarımı toparlamaya başlıyorum!

Asuman Unsal dedi ki...

para işi kolay sponsor ayarlıyorum ben şimdi sen toparlan ki belkim şu doğu ütopik hayalimizide gerçekleştiririz ayy şaane olur sen gel, arazi buldum ben :)O(: muhabbet kuşu, balık, kedi, kara fatma, at sineği gibi hayvanlara bakabilirim ben, ne olacak bir iki de inek alırız sende onlara bakarsın, her işle uğraşamam ki sen kendini ota ver, ben böceğe olmas öyle. Marul yetiştirçem ben hem.

gaia dedi ki...

inek ve marul???en azından zayıflayacağımız şimdiden kesin:))

Asuman Unsal dedi ki...

mor lahana ve havuçda ekerdik ama biri toprak üstü biritoprak altı güzel bir kombine olmas değil mi? Yan yana turuncu ve mor sebseler yetiştiresim var, anlıyorsun değil mi? Verandamızda otururken, serin bir rüzgar eser bizde bakarız böle çifliğimize alabildiğince gördüğümüz yere, gözümüz nereye değerse artık. Uzun mu oldu evet oldu hayal dediğin kısa kesilir mi?

anyone dedi ki...

ben ineklere bakabilir, toprağı sürebilir, çiftliği koruyabilirim. eleman arıyorsanız sigorta falan da istemem hem. şöyle yatacak yer olsun, 2.5. öğün yemek kafi.

kökler'in yeşermesini isterdim sizin adınıza ama gövdesi olmadan nasıl yeşerecek ki? mümkün mü böyle bir şey? bildiğimden değil, cahilliğimden soruyorum.

gaia dedi ki...

derinizim; uzata uzata çiftliğin yolunu yapabilr miyiz dersin?:))
ben ağaç isterim, illa ki limon, portakal, kiraz, incir, çınar, dut vb... sonra bi' de dere falan olsun canım yakıncak bi' yerde (hayaldi di'mi? abartma diyemez kimse!)

anyone; ta'am ben listeye ekledim adınızı:)

fotoğraftaki o çiçeğin kendisi de bi' yapraktan üremiştir. annelerimizin bolca yaptığı bi'şidir aslında. bi' dal kırarsın bi' çiçekten, fasulyenin pamukta çimlendirilmesine benzer bi durumda suyun içinde kök vermesi beklenir o dal-yaprağın. fakat netice itibarıyla bi' şans işidir bu ya da mevsim ya da bilmediğim başka başka şeyler. benimki ya tutarsa hesabı;
tutarsa hep beraber görücez inşallah, tutmazsa bu konudan bi' daha bahsediceğimi sanmıyorum:)

Adsız dedi ki...

ben duydum o yabani ot olmayabılır .
çiçek acarmış onlar .valla billa.
açsın da, çek gorelim..
bahceye ektim bende bu sene cicekler. her gun suluyorum.garip bişey.

EvA yasam mektuplarim dedi ki...

selam
bende ciceklere bakmayi cok seviyorum. son deneyim lavanta ve kekik uzerine, tohumda gercekten bir bitkiye gecislerini gormek cok guzel bir sey.
ilk resmini koydugun cicekten bende var, bugun saksisini degistiricem.
ikinci koydugun cicek hani cicek acmaya calisan. ondan bizimkilerin evinde vardi. onun adi aslankilici (pek bilimsel bir isim degil, ama bizimkiler oyle diyordu :) bir de anlatilan bir hikkayeye gore, onu ilk diktiginde evim olsun diye dilek dilersen. ev sahibi olurmussun. selamlar

gaia dedi ki...

eva; selamlar:) bitki ve toprakla uğraşmak gerçekten çok keyifli, tabii benimkine uğraşmaktan çok uğraşmaya heves etmek denebilir:)
bizimkiler de kılıç çiçeği diyorlar daha bilimsel olarak:) bu arada iki tane ayırıp eve götürdüm ben ama dilek falan tutmadım yahu, du' bakalım n'olucak?

pandispanya; valla herkes hayret etti çiçek açtı deyince, gerçi fotoğrafını çekip koyarım bi' ara ama çiçeği ne biliyim biraz çiçek gibi de değil canım zaten ama belli olmaz, dünya botanik tarihine geçer miyim şaka maka:))

Mathy dedi ki...

anneme sordum "kılıççiçeği, çiçek açarmı" diye. "açar" dedi. hemde çok güzel kokarmış.. bazen yılda bir açarmış bazen 2-3 yılda bir. sen şanslısın yani...
ev dilek konusunu da söledi.. ev sahibi oluyomuşsun...
başka dilekte dileyebiliyomuşsun. ama dileğin olmayacaksa çiçek ölüyomuş. yazık, o yüzden dilememeli..

Adsız dedi ki...

Super color scheme, I like it! Good job. Go on.
»