103

sabah otobüsteki insanların büyük bi' kısmı uyuyordu. köprüden geçerken havanın ne kadar parlak olduğunu farkedemediler bu yüzden. saçımı kestirdiğimi farkettiler mi acaba? aa... sana söylemedim di'mi? pazartesi akşamı kuaföre gittim, yeni bi' yer burası. yok canım kuaför yeni değil benim ilk kez gittiğim bi' yer, anla işte, benim için yeni...

istiklal'de garantinin yanından ayhan ışık sokağa gir, solda, üçüncü kat. pek ilginç bi' yer kuzum, bi' kere alt katında türkü bar var. eski bi' bina ve bütün odaların kapılarını, bazı duvarlarını kaldırıp tüm evi bi'oda haline getirmişler. pazartesi olmasına rağmen kalabalıktı ki sonradan çocuğun söylediğine göre o gün aslında sakin bi' günmüş. sanırım 5-6 kuaför, 3-4 manikürcü vardı. salaş bi' mekan aslında, beyoğlu'nun bütün marjinalleri ordaydı. ben mi? marjinal? yok canım... temizliğe çok önem vermiyorlar sanırım ama çalışanlar pek artist kuzum, kırpık saçlısını mı ararsın, dazlak olanını mı, küpelisi dövmelisini mi, ne ararsan var... eğlenceliydi yani. kendimi bi' ara fame dizisinde gibi hissettim, hani şu eski dizi var ya? hatırlar mısın? ona benzer bi' ortam diyim ben, sen anla...

sonuç nasıl mı oldu? biraz kesti, boyadı falan, iyi oldu, ben beğendim. fiyatlar da acayip uygun...

cumartesi tekne gezisine katıldım, evet, iyi oldu boğaz havası. bi' ara bizde kendi gezimizi düzenleyelim kuzum, müzikleri gülşah ayarlasın, herkes kendi içeceğini getirsin falan, boğazda piknik!! hii!! ne şa'ane olur!!