Çarşamba, Ocak 10, 2007

164


elma bahçesindeki sessiz bir gecede gördüm dolunayı. günü karanlık ve
kasvetli yapan bulutlar açılınca birden ortaya çıktı.
gecenin kaçıydı bilmiyorum.
ateşin başında kalabalık kendi halindeki insanların içinde, eskice bi kanepede yüzümü göğe döndüm.
tam ordaydı. tepede.
bembeyaz.
açılan bulutların ortasında.
beklenmeden gelen mektup gibiydi.
ateşte yanarken ağlayan ağaçların sesine inat bembeyazdı.
ilk çağlarda insanların aya, güneşe ateşe tapmalarından daha doğal ne olabilirdi.
sol omuzumun üzerine döndüm.
gözlerim ateşe kitlendi.
nasıl bir büyüsü vardı doğanın.
gözlerimi alamadan saatler geçti.
arada kaybolup gelen dolunay. kaybolup gelen ben.
farkımız yoktu.
bütün kötülükler toprağa karıştı.
gitti.



nisan-2005

Hiç yorum yok: